RASGELE SECILMIS PARFUMLER

Çalışma odamda yorgun bir şekilde oturuyorken parfüm numune dolabımdan gözlerimi kapatarak üç parfüm numunesi seçtim. Öyle 3 parfüm seçtim ki aslında her birinden sayfalarca yorum yazabilecek kokular çıktı şansıma.
SA MAJESTE DE ROSE by SERGE LUTENS(2000)

Notalari: Morocco gülü , mavi papatya, sardunya, meyve notaları, karanfil, bal, vanilya, odun notaları.

Sa Majeste de Rose kullanan kişiye gül bahçesindeymiş hissini verecek kadar gerçek gülleri anımsatıyor. Parfüm notalarina bakıp aldanmayın. Sa Majeste de Rose tek nota içeriyormuşçasına tende gelişmeyen/sabit kalan bir kokuya sahip. Biz doğu kültüründen geliyoruz. Ülkemizde, orta asya ülkelerinin çoğunda olduğu gibi "gül suyu" denilen karışım mevcut. Gül suyu kokusuna aşına olan bir insan Serge Lutens'in bu kokusunun ilginç olduğunu düşünemez. Bizim için son derece sıradan bir parfüme dönüşebilir.

Peki ya öyleyse bu koku neden Serge Lutens'in favori parfümlerinden biri...
Gül parfümlerini tamamlayabilmek kolay değildir. Doğadaki en güzel kokulu gülleri alırsınız ve parfüm elde etme işlemlerini sıra sıra uygularsınız. İçine çeşit çeşit baharatlar ve esanslar eklersiniz. Birkaç ay beklersiniz ve elde ettiğiniz kokunun çok sıradan olduğunu görürsünüz. Evet, ben gül kokuları üzerine denemelerde bulundum. Verdiğim bir kaç seminerde konuklarımla beraber gül kokuları yapmaya çalıştık. Sonuç olarak hep aynı sıradanlık bizi bekliyordu. Çalıştığımız zaman dilimi adeta boşa gidiyordu...

Şimdi yazdığım ilk paragrafa geri dönüyorum ve kişisel denemelerimi de dikkate alarak Sa Majeste'yi tekrar yorumluyorum. Parfüme kendinizi tamamen kaptırıp hayal aleminde gül bahçesine giderseniz bu sefer papatya ve karanfilleri aralardan çıkmış olarak göreceksiniz. Bal, vanilya, odun notaları, sardunya ve meyve notalarını ayrı ayrı hissedebilmek biraz zor. Ama mevsimin ilkbahar ya da yaz olduğunu düşünüyorum. Hava sıcak, parfüm sıcak! Evet, yoğun bir koku ama hafif bir koku. Kesinlikle feminen, kesinlikle narın bir hanımefendinin kokusu...Başka kimin kokusu? Parfümün orta yaş ve üzerindeki bayanlara hitap ettiğini düşünüyorum. Belki genç bir bayan olarak ilk etapta bu parfümü beğenmiş olabilirim ama zamanla beni sıkacağı kesin. Benim değişikliğe ihtiyacım var dolayısıyla tenimde gelişebilen bir kokuyu tercih etmem gerek! Chanel No 5'in olgun yaş gurubuna tavsiye edilmesi parfümün karmaşıklığından ve ağır bir koku olmasından kaynaklanıyor. Sa Majeste ise hafifliğinden ve değişmeyen yoğun gül notasından dolayı aynı yaş grubuna hitap ediyor.

ROSE d'AMOUR by LES PARFUMS de ROSINE(2005)

Notalari: Zencefil, kasnı(galbanum), bergamut, aldehidler, gül goncasi, gül esanslari, iris, yasemin, yosun, misk, karabiber, kabe samani.

Daha beş ay kadar önce bu parfüm için markanın en sevdiğim kokularından biri diyebilirdim. Bugün bu fikrimi değiştiren şey dinlenmiş bir buruna sahip olmam mı yoksa bir önceki hafif ama gerçek gül parfümünü(Sa Majeste de Rose) yorumlamam ve iki gül kokusunu birbiri ile karşılaştırma imkanım miydi henüz anlamış değilim.

Rose d'Amour eski usul, baharatlı ve dark/yoğun/gizemli bir gül kokusu. Parfüm içinde kullanılan gül esanslarını ve gül goncasını beğendim. Fakat kullanilan baharatlar ve aldehidler parfüme çok klasik bir hava vermiş.Bu parfüm için Chanel No.5 tarzında bir koku diyebilirim. Benim için fazla pudralı bir koku. Parfümü denediğim ilk andan itibaren pudralı yapısı bana rahatsızlık veriyor. Daha önce Rose d'Amour hakkında hiç bu kadar kesin bir fikre sahip olmamıştım. İris ve kabe samanı çok sevdiğim iki nota olmasına rağmen Rose d'Amour içindeki bilesimlerinden memnuniyet duymadim.

Kısaca bir gece parfümü, bir davet parfümü, bir olgun yaş parfümü ve kesinlikle bir bayan parfümü olabilir. Rose d'Amour'u denemeden almayın, pudralı bir kokuya karşı ne kadar tahammüllü olduğunuzu da düşünün. Parfümü denediğiniz gün mümkünse başka bir koku daha denemeyin. Denerseniz de Rose d'Amour ilk denediğiniz koku olmalı. Teninizde en az yarım saat bekletmeden ve düşünmeden satın almayın. İlk 15 dakikanın ardından yoğun baharatlar etkisini yitirmeye başlıyor ve parfüm daha sevilebilir bir yapıya dönüşüyor. Alt notalarda parfüm krem kokularını andırabiliyor. Rose d'Amour satin alınıp parfüm gardrobunda uzun süre bekletilebilecek parfümlerden birine donüsebilir.


CHAROGNE by ETAT LIBRE d'ORANGE (2007)


Notaları:bergamut, pembe biber, deri, zencefil, zambak, ylang ylang, yasemin, tütsü, vanilya, ambrette(?) ve tensel/hayvansal notalar.

Etat Libre parfümleri ile biraz zaman geçiren herkes gözleri kapalı bir şekilde denediği parfümün markanın bir kokusu olduğunu anlayabilir. Bütün parfümlerde kullanılan benzer notaları kolay bir şekilde hafızanıza kazıyabilirsiniz.

Charogne bir genç kokusu, vahsi, çılgın, kuralları sevmeyen, fileli çorapları, mini etekleri, dekolteyi, seks kelimesini her ortamda kullanmayı seven kişilerin kokusu, bir yatak odası, bir baştan çıkarma kokusu, asiliğin kokusu ve bu maddelere ekleyebileceğeniz pek çok çılgınlığın kokusu diyebilirim. "Dirty", "dark" dediğimiz ama benim tam çevirisini yapmaktan zorlandığım kelimelerin kokusu...Charogne herşey ama bir olgun yaş parfümü değil bence...

Charogne kelimesinin manası hakkında çeşitli söylemler var. Kimisi kokuşmuş/çürümüş et derken kimisi orospu manasına geldiğini söylüyor. Ben ikinci kelimenin parfüme daha uygun olduğunu düşünüyorum. Fakat sakın ha bu yorumum yanlış anlaşılmasın, parfümü kullanan bayanlar ile bir eşleştirme yapılmasın...Parfüm orta yaş ve üzeri bayanlar tarafından çok sevilmiyor. Fakat erkeklerin ve genç kızların bu kokuya deli olduklarını gözlemliyorum.

Ben, kısaca parfüm hakkında sunu söyleyebilirim. Evet çok seksi ama yine evet çok sıkıcı. Etat Libre serisinden bir parfümü gözlerim kapalı aldığım, başlangıçta çok seksi bulduğum ama birkaç kez kullandıktan sonra tarzından sıkıldığım bir gerçek. Aynı şekilde hafif ve masum parfümlerden hoşlananlar bu kokudan uzak dursunlar. Sert, yoğun, şekerli, ağır ve vahşi bir koku olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Charogne'ye haksızlık yapmak istemiyorum ve mutlaka denenmesi gerektigini düşünüyorum. Vanilyalı, tutsulu tensel alt notalarinin bastan cikardigini kesinlikle not düsmeliyim.